6102 SAYILI YENİ TÜRK TİCARET KANUNU’NA GÖRE BİLEŞİK FAİZ
6102 SAYILI YENİ TÜRK TİCARET KANUNU’NA GÖRE
BİLEŞİK FAİZ
I. GİRİŞ:
6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu ve 6103 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun bileşik faiz konusunda yeni düzenlemeler getirmektedir. Bu makalemizde bileşik faizle ilgili düzenlemeleri ele alacağız.
II. 6762 SAYILI ESKİ TÜRK TİCARET KANUNU HÜKÜMLERİNE GÖRE BİLEŞİK FAİZ:
6762 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde düzenlenmiş olan bileşik faiz hükmü öncelikle bu konuda sözleşme serbestîsini esas almaktaydı. Maddenin başlığı da “Mukavele serbestîsi” olarak kaleme alınmıştır.
6762
sayılı kanun m. 8/II “Üç aydan aşağı olmamak üzere faizin anaparaya
eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesi şartı, yalnız cari hesaplarla
borçlu bakımından ticari iş mahiyetini haiz olan karz akitlerinde
muteberdir” hükmünü içermektedir. Bu maddeye göre bileşik faiz
uygulanabilmesi için bileşik faiz işletilen hesabın cari hesap veya
sözleşmesel ilişkinin de borçlu bakımından ticari iş hükmünde olan karz
akdi (tüketim ödüncü) olması zorunluluğu vardır.
III. 6102 SAYILI YENİ TÜRK TİCARET KANUNU HÜKÜMLERİNE GÖRE BİLEŞİK FAİZ:
6102
sayılı yeni TTK m. 8/II “Üç aydan aşağı olmamak üzere, faizin anaparaya
eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesi şartı, yalnız cari
hesaplarla her iki taraf bakımından da ticari iş niteliğinde olan ödünç
sözleşmelerinde geçerlidir. Şu şartla ki, bu fıkra, sözleşenleri tacir
olmayanlara uygulanmaz” hükmünü içermektedir. Bu maddeye göre
bileşik faiz işletilebilme şartları arasında eski TTK’nda ki cari hesap
olma şartı aynen korunmuştur. Diğer şart açısından ise ticari iş
niteliğinde olma şartı sadece borçlu için değil her iki taraf içinde
aranmaktadır. Sözleşme tipi olarak da yeni Türk Borçlar Kanunu’na göre
sadece ödünç sözleşmeleri geçerli kabul edilmiştir. Yeni TBK’nda ödünç
sözleşmeleri “Kullanım Ödüncü” ve “Tüketim Ödüncü” olarak ikiye ayrılarak düzenlendiğinden tüketicilerin zarar görmemesi için maddenin üçüncü fıkrasına “Tüketicinin korunmasına ilişkin hükümler saklıdır” hükmü konulmuştur.
Bileşik
faizin şartlarını belirleyen bu maddenin uygulamada ihlal edilmesi
halinde ise maddenin son fıkrasına göre işletilen faiz yok hükmünde
kabul edilecektir.
IV. 6103 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNU’NUN YÜRÜRLÜĞÜ VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN’DA Kİ DÜZENLEME:
6103 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun m.
9 “6762 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca,
faizin anaparaya eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesini öngörmüş
bulunan ve her iki tarafı da tacir olmayan cari hesap sözleşmeleri, bu
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde değiştirilir ve
faize faiz yürütülmesine ilişkin hükümler ile bu sonucu doğuran
düzenlemeler sözleşmeden çıkarılır; aksi hâlde anılan sürenin sonunda
söz konusu hükümler yazılmamış sayılır.
Bileşik
faize ilişkin düzenleme sözleşmeden çıkarılıncaya kadar, çıkarılmamışsa
birinci fıkrada belirtilen üç aylık sürede işlemiş bulunan bileşik faiz
borçludan istenebilir.
Yalnız bu maddede öngörülmüş bulunan değişikliklerin yapılması damga resmi doğurmaz” hükmünü içermektedir.
6103 sayılı kanunun bu maddesi yukarıda açıkladığımız bileşik faize ilişkin eski TTK’nın 8. maddesine göre farklı düzenleme içeren 6102 sayılı yeni TTK’nın 8. maddesi hükümlerine göre eski kanun zamanında kurulmuş olan sözleşmelerin bileşik faize ilişkin hükümlerinin yeni TTK m. 8 hükmüne nasıl uygun hale getirileceğini düzenlemektedir.
Buna
göre eski TTK yürürlükteyken kurulmuş olan cari hesap sözleşmesinde
bileşik faiz öngörülmüşse ve sözleşmenin her iki tarafı da tacir değilse
6103 sayılı kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde
değiştirilmek ve bileşik faize ilişkin hükümlerin sözleşmeden
çıkarılması gerekmektedir. Kanunda öngörülen üç aylık süre içinde bu
değişiklik yapılmazsa eğer bu sürenin sonunda söz konusu hükümler
yazılmamış sayılacaktır.
Kanun hükmü sözleşmenin taraflarına tanıdığı süre içinde bileşik faizin uygulanabileceğini de düzenlemiştir.
6103 sayılı kanun m. 9’da
öngörülen üç aylık süre dolduktan sonra eğer taraflar yeni TTK
hükümlerine göre yeni bir faiz oranı kararlaştırmışlarsa kararlaştırılan
faiz oranı, kararlaştırmamışlarsa yeni TTK ve faize ilişkin diğer
mevzuat hükümlerine göre faiz uygulanacaktır.
Yorumlar
Yorum Gönder