Kayıtlar

Ağustos, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Hukuk Devleti Olmaklığın Dayanılmaz Hafifliği ve Derinlik Yanılsamasının Çift Yanlı Bağlamazlığı 1-&      Çağdaş yaşam koşulları içerisinde ve felsefî/akademik yazın hayatında yönetimler demokrasiler ile diğerleri olarak  ayrıştırılırlar. Demokrasileri de hukukun üstünlüğünü içlerine sindirebilme kapasitelerine göre ayırıma tabi tutmak gerektiği kanaatindeyim. Bunu yapmadığımız takdirde devletin acımasız kudreti ile insanın doğasından getirdiğini kabul ettiğimiz, dokunulmaz, devredilmez ve vazgeçilmez haklarının filizlendirilip toplumsal koşullarda yeşertilmesi ile garanti altında olmasının imkansızlığıyla karşı karşıya kalırız; ki bu son derece yanlış olur. Bu bağlamda demokrasileri yeniden ayırıma tabi tutmak zorunluluğu ortaya çıkar, bunu da gayet basit bir teknikle, hukukun üstünlüğünü sindirebilme kapasitelerine göre; hukuk devletleri ve diğerleri olarak sınıflandırmamız gerekir.       Bu aşamadan sonra “diğerleri” katagorisinde ki hukuksuz, insan haklar

Yeni Türk Ticaret Kanunu'nda azınlık pay sahiplerinin hakları

Nilgün Serdar ŞİMŞEK nilgun.simsek@tr.pwc.com Anonim şirketlerde 'çoğunluk ilkesi' hâkimdir. Çoğunluk yönetim kurulunda kişi sayısına göre, genel kurulda da şirket sermayesinde sahip olunan paya göre değişir. Şirketin karar organı olan genel kurul, iradesini, çoğunluğa göre alacağı kararlar ile açıklar. Çoğunluk etkisi ile alınan bu kararlar, toplantıda bulunmayan pay sahiplerini veya toplantıda bulunan ancak olumsuz oy veren pay sahiplerini de bağlayacaktır. Anonim şirketlerin yönetimlerinin çoğunluk pay sahiplerinin ellerinde olması, çoğunluk ile azınlık pay sahipleri arasında bir menfaat çatışmasına yol açmaktadır. Sermaye ve oy egemenliğini ellerinde bulunduran çoğunluk pay sahipleri tarafından yönetimde ve genel kurulda etkin olamayan şirket sermayesinde azınlık durumunda bulunan pay sahiplerinin haklarının ihlal edilmesi, azınlık pay sahiplerinin haklarının korunması sorununu ortaya çıkarır. Bu sebeple, 6762 sayılı mevcut Türk Ticaret Kanunu'nda (ET

Anonim Şirketlerde Azınlık Hakları

ANONİM ŞİRKETLERDE BİLANÇOYA DAİR ŞÜPHELERİ BULUNAN AZINLIĞIN HAKLARI* Yazar: İbrahim YAĞCI Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müfettişi I- GİRİŞ Parayı koyan küçük tasarruf sahibi yatırımcı ile sermayeyi kullanan kişilerin büyük şirketlerde birbirlerinden gittikçe uzaklaşmaları, yöneticilerin hem ortaklar yönünden, hem de alacaklıların çıkarı bakımından iyi bir biçimde gözlemlenmesi ve denetlenmesi sorunlarını ortaya çıkarmaktadır (1) . Bu noktada, safi karın bilançoya göre tespit edilmesi (TTK md. 457) başlı başına hazırlanan bilançoyu önemli kılmaktadır. Bu itibarla pay sahiplerinin istisnai haller dışında (TTK md. 458, 460), gerçek karın bilançoda düşük gösterilip gösterilmediğini bilmek istemeleri gayet doğaldır ki; Türk Hukuk sisteminde de cevaben, bilançoların (2) ticari işletmelerin iktisadi ve mali durumu hakkında mümkün olduğu kadar doğru bir bilgi vermesini teminen ticari esaslar gereğince eksiksiz, açık ve kolay anlaşılır bir şekilde düzenlenmesi ilke o